Ticaret Bakanı Ömer Bolat, “Mart, Nisan aylarına geldiğimizde cari açığımız 30 milyar dolara kadar gerilemiş olacak. Hem dış ticaret açığımızı ortalama 6-7 milyar dolarda tutuyoruz, hizmetlerden sağladığımız artıyla cari açığımızı da düşürüyoruz” dedi.
Bakan Bolat, Antalya Ticaret ve Sanayi Odası’nda (ATSO) Sivil Toplum Kuruluşları İstişare Toplantısı’na katıldı. Bolat, Antalya’nın çok gelişmiş bir kent olduğunun altını çizerek, son 20 yılda ise şehrin bir büyük gelişme gösterdiğini kaydetti. Türkiye’nin milli gelirinin son 20 yılda 4.5 kart arttığını hatırlatan Bolat, Antalya’nın ise bunun iki katından fazla gelişme gösterdiğini bildirdi. Antalya’nın dünyanın turizm başkentlerinden biri olduğunun altını çizen Bakan Bolat, “Avrupa’da, Asya’da Amerika’da bilinen turizm için çok görülmek istenen ir şehrimiz. Ülkemizin milli gelirine ciddi katma değer sağlıyor. Dış ticaretine bakıldığında ihracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 134. Gelişme açısından önü çok açık. En önemlisi hizmetler ticareti ve turizmde adeta cağ atladı. Türkiye’nin 100 milyar dolara ulaşan hizmetler ticaret gelirinin 54 milyar doları turizmden geldi. 57 milyon turistin işte 6 milyonu yerlidir. 51 milyonun üçte biride Antalya’ya geldi. 30 milyon yolcuyu Antalya Havalimanı her yıl, geçen yıl itibariyle ağırladı. Buda gösteriyor ki Antalya Türkiye ölçeğinde, büyüdü gelişti. Türkiye’nin beşinci büyük ili haline geldi. 2000’de ilk 15’deydi şimdi ise ilk beşe yükseldi, buda başarıdır” ifadelerine yer verdi.
“Çift kanatlı model”
Cumhurbaşkanı Erdoğan önderliğinde milli gelirin 4.5 katı arttığını kaydeden Bolat, “230 milyar dolardan, 1 trilyon 75 milyar dolara çıktı. 2 hafta sonra 1 Mart’ta 4. Çeyrek büyüme rakamları açıklandığında 1 trilyon 100 milyar dolara ulaştığımızı göreceğiz. Kişi başı milli gelirde 12 bin 500-12 bin 650 dolar, oradaki son rakamı da 1 Mart’ta alacağız. Büyüme gösteriyoruz. Ali Bahar, ‘İç talep birden bire bastırılmasın, ekonomide daha dengeli bir model uygulansın’ dedi. Doğrudur. Hükümet olarak uyguladığımız model, hem dışa açık büyüme modeli hem de iç talebinde dengeli şekilde büyümeyi destekleyici bir büyüme modeli çift kanatlı, buna devam edeceğiz. 2023 yılında ilk 9 ayda yüzde 4.7 ortalamayı yakalamıştık, o civarda 4.5, 4.7 oranında bir büyüme ile inşallah kapatmak nasip olacak” dedi.
“Dış ticaret açığımız bugün 97 milyar dolar”
Dünya için 2023 yılının zor geçtiğini aktaran Bakan Bolat, “Batı ülkeleri son 40 yılın çok yüksek enflasyon oranlarıyla mücadele etmek için 20-25 katı faizi oranlarını artırarak yüzde 00.25’den, yüzde 5 ve 5.5’lere çıkararak frene çok sert bastılar. ABD, AB’de olsun Almanya, İngiltere, Fransa hepsinin teknik olarak resesyonda olduklarını gördüm. Bizim için niye önemli, bize en çok turist gönderen, en çok ticaret yaptığımız ülkeler. AB bütününde yüzde 41 ihracatımız söz konusudur. Bu anlamda Avrupa’nın canlanması büyümesi bizim için iyidir. Özellikle mal ve hizmet ihracatımızı arttırarak büyümememizi destekleyeceğiz. Bugün itibariyle günde 1 milyar dolar ihracat yapabilen ülke konumuna geldik. 2002’deki 36 milyar dolar mal ihracatımızı, 7.5 katı artışla 256 milyar dolara çıkarmıştık, bugün itibariyle bunun üstüne 1.5 milyar dolar daha ekledik. Yıllıklandırılmış olarak 257.5 milyar dolara ulaştık. Haziran ayından itibaren her ay Cumhuriyet tarihimizin en yüksek aylık ihracat rakamlarını açıklıyoruz. Ağustostan bu yana da her ay ithalatımızda azalış rakamlarını açıklıyoruz. Ağustostan bu yana her ay dış ticaret açığımızda azalış rakamları açıklıyoruz. 110 milyar dolara çıkan 2022 dış ticaret açığını 2023’de 106’ya düşürdük bugün itibariyle 97 milyar dolardayız, yıllık bazda söylüyorum. Bu azalmaya devam edecek. Bunu ihracatımızı biraz daha artırarak zor şartlara rağmen. Dünyada bana malını gönder, bekliyorum diyen talep yok. Küresel ticarette 2023’te gerileme var, küresel büyümede durgunluk söz konusu. Biz dengeli bir büyüme ve makul bir ihracat artışın ile yılı kapadık. 2024’te dış ticarette iddialı hedeflerimiz var. İhracatımızı yüzde 4-5 arası artırarak, mal ihracatında 267 milyar dolara yükselmek, hizmet ihracatına geldiğimizde ise 2000’de 14 milyar dolar olan hizmet ihracatımızı Antalya’nın turizmden aldığı payı 2023’de 100 milyar dolardı. 2024 hedefimizi 110 milyar dolar. Ali Bahar’ın da söylediği gibi olağanüstü jeopolitik, yada bölgede ciddi bir siyasi askeri bir gerilim olmazsa, salgın nüksetmezse 2024 yılında dış ticarete dayalı büyümede başarılı olacağız. Daha iyi rakamalar ulaşacağız. Bunu ihracatı arttırıp, ithalatı azaltarak başaracağız” ifadelerini kullandı.
“Cari açık düşecek”
“Cari işlemler dengesi bizim için her zaman başımızı ağrıtan bir konudur” diyen Bakan Bolat, “Döviz sıkıntısına sebebiyet verir. Döviz kurları açısından sıkıntı oluşturur. O açıdan baktığımızda, mayıs ayını geçen sene şöyleydi. Dış ticaret açığımız yıllıklandırılmış olarak 122 milyar dolardı, bu ay itibariyle 97 milyar dolardayız. Yine mayıs ayı itibariyle cari açığımız 60.1 milyar dolardı tavandı, 45.2 milyar dolarla 2023 cari açığı kapadık. Mart, Nisan aylarına geldiğimizde cari açığımız 30 milyar dolara kadar gerilemiş olacak. Hem dış ticaret açığımızı ortalama 6-7 milyar dolarda tutuyoruz, hizmetlerden sağladığımız artıyla cari açığımızı da düşürüyoruz. Hizmetler sektöründe cari fazla veren bir ülkeyiz. 100 milyar dolar ihracat, 49 milyar dolar ithalat, 51 milyar dolar fazlamız var. Bu neye yaradı, dış ticaret açığı 106 milyar dolardı, onu aşağı çekmeye yaradı. Oradan 51’i çıkardık 45 milyar dolarla cari açıkta nispeten ferahladık, ama bu 30 milyar dolarak kadar nisan da geri çekilecek. Turizmin canlandığı diğer aylarda o zaman bir kere dış ödemeler dengesinde sağlam istikrarlı bir yapı kurulmuş olacak. Kredi kuruluşları Türkiye açısından olumlu raporları açıklamaya başlayacaklar. Ekonomimiz yatırım çekme noktasında daha cazip imkanlar sunmaya başlayacak” diye konuştu.
Serbest bölgelere her zaman destek verdiklerini kaydeden Bakan Bolat, bakanlık bütçesinin yüzde 60’ını ihracatçılara verdiklerini belirtti.
“20 milyon turist hedefi uzak değil”
Antalya’nın 20 milyon turist hedefinin çok uzakta olmadığını dile getiren Ticaret Bakanı Bolat, “Antalya Serbest Bölgesi’nin genişletilmesi için çalışmaya devam edeceğiz. 11 bin metrekarelik alan çıkarıldı, ihtiyaç sahipleri veya talep gösterenler arasında bir rahatlama sağlayacak. Bu çalışmalarla Antalya’nın üretimi, katma değeri daha da artacak. 2023 yılında dünyada doğrudan yatırımlarda yüzde 30 daralma oldu, bizim toplam çektiğimiz yabancı yatırım miktarı 10,6 milyar dolar oldu. Şirket sayısı da 80 bin 500’dü. Sanayide de Antalya gelişme kaydetti. Antalya ölçeğini, ülkemizin yarısını getirebilmiş olursak bugün kişi başı milli gelirimizi 25 bin dolara çıkarmak içten bile değil. Doğru yoldayız” dedi.
“Esnafa destek”
Bakanlık olarak Antalya’da esnaf ve ihracat desteği anlamında destek verdiklerini aktaran Bolat, “Hükümetimiz 20 yılda Antalya’ya ulaşım alanında 93 milyarlık yatırım yaptı. Bugün Antalyalı esnaflarımızla toplantı yaptık. Onlara hükümetimizin Halk Bankası üzerinden sübvansiyonlu kredisi 100 milyon ilave finansman müjdesi verdik. Yüzde 25.5’luk bir maliyetle alacaklar, pazartesi günü bu rakam gönderilmiş olacak. Birkaç hafta önce 50 milyon daha gönderilmişti böylelikle 150 milyona çıkacak. Sel felaketinde yara alan iş yerleri açısından bu çok önemli. Banka kartlarındaki komisyon oranları 5 Ocak’ta Bankalar Birliği ile toplantı yaptık. 3 kamu bankası, Ziraat Bankası bir karar aldı, banka kartındaki komisyonun oranını yüzde 2.39’a düşürdüler. Akaryakıt istasyonlarında da yüzde 2.25’e düşürdüler. Banka kartlarındaki post makinelerindeki aylık ücretlendirmeyi de yüzde 50 indirim yaptılar. Hayırlı uğurlu olsun. Kadınların kurduğu kooperatiflere de ciddi oranda destek veriyoruz” açıklamasında bulundu.
“Yer sorunu çekiyoruz”
Antalya Valisi Hulusi Şahin, Antalya’nın katma değerli üretimler yaptığının altını çizerek, “Türkiye’nin büyük hedefine Antalya ciddi katkı sağlamak için çalışıyor. Önün de bir kaç engel var. Kastlar arası bağlantı çok önemlidir. Bu ağları oluşturmak için bize yol, demir yolu, kara yolu ve elbette liman yada limanlar lazım. Bunlar olursa Antalya hızlı şekilde katlayacak potansiyeli var. Müteşebbis, girişimci ve sermaye var. Ekonomik bir güç var, bu güzel iklimi elimizdeki turizm, tarım, sanayiden gelen sermayeyi başka yere kaçırmadan ülkemizin istifadesine sunmak için yapabileceğimiz çok şey var. Yer konusunda sıkıntısı olan şehiriz. Şehrin yarıdan fazlası orman, önemli bir kısmı tarım arazisi kıpırdayacak yerimiz çok azalıyor. Orman vasfını kaybetmiş arazilerimiz var. Mera vasfını kaybetmiş mera yerlerimiz var. Bu alanları değerlendirerek çok ciddi hamle yapabileceğimiz potansiyellerimiz olabilir. Bu noktada desteklerinizi bekliyoruz” açıklamasında bulundu.
“Türkiye’nin 4. büyük odasıyız”
ATSO Başkanı Ali Bahar ise Antalya’nın 2023 yılında, 16 milyonun üzerinde yabancı ziyaretçi ile şimdiye kadarki en yüksek turist sayısına ulaştığını hatırlattı. Beklenmedik bir gelişme olmaz ise 2024’te de yeni bir rekor kıracaklarının altını çizen Bahar, “Antalya ekonomisinin güçlü kaslarından bir diğeri de, tarımdır. Pek çok üründe ülkemizin ilk tedarikçisiyiz. Yine, pek çok üründe ciddi ihracatımız var. Ne mutlu bize ki, üretimimiz de yıldan yıla artıyor. Odamız, 141 yıldır var olan, yaklaşık 62 bin üyeye sahip, günde 40 yeni kayıt yapan, 49 meslek komitesi ile Türkiye’nin en büyük 4. oda olma özelliğine sahiptir. Türkiye’de kurulan her 20 şirketten biri Antalya’mız da kurulmaktadır. Yine İstanbul’dan sonra, en fazla yabancı şirket kuruluşunun gerçekleştiği, 2. oda konumundayız. İlimizin artan cazibesi, doğal olarak gerek yurtiçinden, gerek yurtdışından göç almamıza neden olmuştur. Son 23 yılda, Antalya nüfusu, yüzde 88 artış ile 1,4 milyondan 2,7 milyona ulaşmış, Yalova ve Tekirdağ’dan sonra nüfusu en çok artan il konumundadır. Hızlı nüfus artışı şehrimizde, çevreden imara, eğitimden sağlığa, lojistikten şehir içi trafiğine ve ticaretin gerek işleyiş, gerek denetimine kadar pek çok alanda istemediğimiz sonuçlar doğuruyor” diye konuştu.
“KDV oranları”
ATSO üyelerimizden gelen en önemli başlığın KDV oranları olduğunu vurgulayan Bahar, “Sektörel farklılık gösteren bu oranların, bir işletmeye girişiyle çıkışı arasında da fark olması, reel sektörü zorlamakta, ticaretimizde büyük bir zarar oluşturmaktadır. Tek oranlı KDV’nin uygulamadaki zorlukları ortadan kaldıracağını düşünüyor, desteklerinizi bekliyoruz. Finansa erişim konusunda geçmişe göre rahatlama görünmekle birlikte, finansmanın, yüksek mali yükünü taşıma noktasında beklenen seviye de değiliz. Kredi kartında kesinlikle taksit sayısında sınırlama olmaması gerektiğini, bunun hem tüketiciyi hem satıcıları çok zor durumda bırakacağını buradan ifade etmek istiyoruz. Bu sınırlama beyaz eşya, hazır giyim, mobilya gibi yerli üretimin yoğun olduğu sektörlerde, üreticiye büyük darbe vurabilir” diye konuştu.
“Toplu iş yeri projesi”
Antalya’da liman sorununun artarak devam etiğine değinen Bahar, bu noktada destek beklediklerini belirtti. İkinci el araç satışı yapan işletmelerin, konut altı dükkanlara mahkum olmuş durumda olduğuna değinen Ali Bahar, “İşletmelerimiz, ilgili yönetmeliğin fiziki gereklerini karşılamadığı için yetki belgesi alamamakta, dolayısıyla kadük duruma düşmektedir. Toplu iş yerleri projemize desteğini bekliyoruz. Antalya’da hiç olmayan, olduğunda da birçok sektörün yarasına merhem, ihtiyacına cevap olacak bir konudur. Antalya’nın kuzey çevre yolu üzerinde bulunan birçok arazi, toplulaştırma için kullanılırsa, apartman altına sıkışmış, şehir içine sıkışmış ticaretin rahatlaması sağlanacağı inancındayız. Yine şehrimiz için son zamanda sık sık dile getirilen başka önemli bir konu Sağlık Turizmidir. Bu konu bizim için, şehrimiz için ve ülkemiz için potansiyeli oldukça yüksek bir konudur ve biz bunun farkındayız. Bu farkındalıkla, sağlık turizmi için “marka olma” yolunda adımlar attık. Geçtiğimiz günlerde yurtdışından aracılar getirerek, ilgili üyelerimizle buluşturduk. Çok büyük ses getirdik” dedi.
“Ulaşım projeleri”
“Şehrimiz tarımda Türkiye’yi doyuran bir üretim üssü konumundadır” diyen Bahar, “Karayolu ve demiryolu ile şehrimizin lojistik ağlara bağlantısı, havayolu kabiliyetimiz ile kıyaslandığında çok geri sıralardadır. 2028 yılı için planlanan hızlı tren projesi, müstesna bir şehir olan Antalya’mızın en doğal hakkıdır. Çok yakında bu projenin öne alınması için bir imza kampanyası başlatıyoruz. Desteğinizi de bekliyoruz. Belediye kreşleri ile özel kreşler arasında haksız rekabet bulunmaktadır. Fiyat, fiziksel koşullar, denetimler noktasında bu rekabet daha çok hissedilmektedir. Özel kreşlerin ticaretinin korunması anlamında haksız rekabet, ortadan kaldırılmalıdır. Nasıl ki fabrikalar, oteller GES projesi yapabiliyorsa, küçük işletmelerin, bir kuyumcunun, bir sıhhi tesisatçının da, enerji kooperatifi aracılığıyla maliyetlerini düşürebileceğine inanıyoruz. Bu konuda sizlerden teşvik ve mevzuat çalışmaları bekliyoruz” ifadelerine yer verdi.
Bahar, 31 Mart seçimlerinden sonra, bir şehir meselesi haline gelen EXPO 2016 alanının değerlendirilmesini ve kent ticaretine kazandırılmasını gerektiğini sözlerine ekledi. – ANTALYA
GÜNDEM
24 Kasım 2024SPOR
24 Kasım 2024GÜNDEM
24 Kasım 2024SPOR
24 Kasım 2024SPOR
24 Kasım 2024GÜNDEM
24 Kasım 2024GÜNDEM
24 Kasım 2024